b. Tam Vücub Ehliyeti:

Şahsın lehine ve aleyhine olan hak ve borçlara ehil olmasıdır. Akıl hastaları ile yedi yaşından küçük olan gayri mümeyyiz küçükler tam vücub ehliyetine sahiptirler. Henüz idrâk ve muhâkeme teşekkül etmediği için bunlarda edâ ehliyeti yoktur. Lehine yapılan hibe, vasiyet ve vakıf geçerlidir. Ayrıca onu borç ve yükümlülük altına sokan satım, kiralama, karz ve rehin gibi medenî akitler velî veya vasî tarafından onun adına yapılır. Bunların semere ve sonuçları akıl hastası veya gayr-i mümeyyiz küçüğe ait olur.



Diğer yandan gayri mümeyyiz küçük, haksız fiillerinden veya velî yahut vasîsinin onun adına yapacağı tasarruflardan doğan borçlardan bizzat sorumludur. Ancak bu bedenî değil yalnız malî bir sorumluluktur (bk. el-Kâsânî, Bedâyiu's-Sanâyi', Mısır 1327-28/1909-1910, VII,172; İbnü'l-Hümâm, Fethu'l-Kadîr; Bulak 1315-1317 H., VIII, 324 vd.).



Akıl hastası ve gayri mümeyyiz küçükler malî bütün borçları öderler. Ancak bunlar ibâdetle yükümlü olmadıkları için Ebû Hanîfe'ye göre zekâtla yükümlü bulunmazlar. İmam Şâfiî, Mâlik ve Ahmed b. Hanbel'e göre ise zekât mal nimetinin külfeti kabilindendir. Böyle olunca bunların da zekâtta sorumlu tutulmaları gerekir. Ancak bunu velî veya vasî, onun adına öder.