Mürcie:

Suç işleyen insanın âhiretteki durumuyla ilgili yorumları bakı­mın­dan bu kamp, müslümanların çoğunluğundan kopmuştur. Bu top­lulu­ğun, söz­konusu noktadaki inanışlarının özeti şudur:



1) Küfür hariç, hiç bir suç ve günahın imana zararı yoktur. Yani, kişi eğer müminse işlediği hiç bir günah karşılığında âhirette ceza gör­mez.



2) Küfür, ya da aynı yola çıkan şirk, nifak ve irtidad gibi bir nedenle eğer kişi İslam Dini'nin dışında ise o da istediği kadar ibadet etsin, Allah'ın emir ve yasaklarına uygun davransın bunun ona hiç bir yararı yoktur. 



Bu iki kanaattan birincisi, Ehl-i Sünnet'in görüşüne aykırıdır. Bilakis Allah Teâla dilerse suçluyu afetmez, Onu, takdir edeceği bir ce­zaya çarptı­ra­bilir. İkinci kanaatları ise kitaba ve sünnete uygundur. Ancak ne ilginçtir ki Mürcie gibi sivri yorumlarıyla Müslüman çoğun­luğa ters düşmüş in­sanlar­dan daha gafil birçok kimse vardır ki, genel­likle Thomas Edison'u örnek göstererek, dünyayı aydınla­tan böyle bir adamın, iman etme­miş olduğu için nasıl olur da cennete girmeyeceğini ya da ce­henneme gire­ceğini tepkiyle karşılamaktadırlar ! Her şeyden önce Edison'un, son nefesini hangi din ve inanç üzerinde iken verdiği, Allah'dan başka kimse tarafından bilinmediği için müs­lümanlar böyle bir konuyu tartışmazlar. İkinci önemli nokta da şudur ki: Allah Teâlâ, hangi tür günahı afetmeyeceğini ve hangi­lerinden do­layı kimleri afedeceğini Nisa Sûresi'nin 116'ıncı Âyet-i Kerime'sinde açıklamıştır.



Bu kelâmcı kampları kendi aralarında o kadar çok fraksiyonlara ay­rıl­mışlardır ki İslam İlim otoriteleri bunların her birni ayrı ayrı eleş­tirmek ve hakkındaki yargıyı ona göre belirtmek durumunda kalmış­lardır. [505]