Mal ve Evlâtla İmtihan

İnsana emanet olarak verilen mallar ve çocuklar da onlar için bir fitnedir, belâdır, deneme ve sınama aracıdır. Mala ve çocuğa olan tutku ve aşırı bağlılık; kişiyi Allah yolundan, O’na olan kulluktan alıkoyabilir. İnsan mal ve dünyalıklar peşinde koşarken Rabbine karşı görevlerini unutabilir. Hatta malla şımarabilir, kibirlenir ve haddi aşabilir. Malın helâlinden kazanılması ve yine helâl yollarda harcanması, mal üzerinde hakkı olanların haklarının verilmesi, İslâm’ın getirdiği ölçülerdir. Bu açıdan mal insan için denemedir. Çocuk sahibi olmak, onları fıtratlarına uygun olarak terbiye etmek, onları salih insan olarak yetiştirmek kişinin görevidir.



Mala ve çocuklara karşı olan tutku, onları ve aileyi koruma ve kollama duygusu insanı bazen adaletten uzaklaştırabilir, haddi aşıp haksızlık yapmaya sürükleyebilir. Böyle yapmak da ilâhî ölçülerden sapma sonucunu doğurur. Bu da insan için bir fitnedir.



“Ey iman edenler! Mallarınız ve çocuklarınız birer fitnedir (imtihandır). Allah’a gelince; büyük mükâfat O’nun yanındadır.” (Enfâl: 8/28)[76]



Bugün mü’minlerin karşılaştıkları bütün güçlükler ve ellerinde bulunan bütün ni’metler ve imkânlar birer fitne-deneme sebebidir. Günümüzde, eskiye oranla insanların ellerinde daha fazla imkân ve eşya var, insanlar, çokça şikâyet etmelerine rağmen eskiye göre daha fazla ni’metlere sahipler. Eskiden karşılaşılan pek çok zorluklar ve darlıklar giderek azaldı. İşte bütün bu imkânlar ve ni’metler hep imtihandır. Bazı müslümanların karşılaştıkları baskılar, işkenceler, zulümler, haksızlıklar da birer sınavdır. Müslüman ülkelerin zorbalar, diktatörler, tâğutlar, zâlimler veya zulüm düzenleri tarafından ele geçirilmesi bir fitne/imtihandır. Onurlu mü’minlerin bu zorbalarla ve zâlimlerle mücadele zorunda kalmaları kendileri hakkında bir sınav sebebidir. Özellikle modern toplumlarda ortaya çıkan ve giderek bütün dünyaya yayılan; şirk, ilhad, ahlâksızlık, sapıklık, sapmalar, isyan ve günah rüzgârları birer fitne, belâ ve imtihandır. 



Her bir müslüman; içinde bulunduğu şarta, elindeki ni’mete ve karşılaştığı güçlüğe göre denemeye tâbi tutulmaktadır. Müslümana düşen, varlık tablosundaki âyetlerden, oluşlardan ve karşılaştığı denemelerden ibret alması, Allah’tan gelen sınavı kazanmaya çalışması ve bizzat kendisinin fitnelere sebep olmamasıdır. [76]