Peygamberler Beşirdir:

Bu kelime korkutucu ve tehlikeyi haber verici anlamına olan "nezîr" ifadesiyle beraber Kur'an-ı Kerîm'de sekiz yerde geçmekte olup peygamberler hakkında kullanılmaktadır.[76] Çünkü peygamberler insanlara Allah'ın rahmet ve nimetini müjdelerler, inanmayanları ise Allah'ın azabıyla korkuturlar. Bu ayetlerden birinde Allah Teâlâ şöyle buyurur:



"Ey kitap ehli! Peygamberler'in arası kesildiğinde, "bize müjdeci ve uyarıcı gelmedi" dersiniz diye, size (Allah'ın dinini) açıkça anlatacak peygamberimiz geldi. Şüphesiz o, size müjdeci ve uyarıcı olarak gelmiştir." (el-Mâide, 5/19).



Beşîr sıfatını taşıyan peygamberler, Allah'a iman edip onun hüküm ve emirlerine itaat edenlere verilecek mükâfaatları bildirir ve mümin kitleyi Cennet nimetleriyle müjdelerler. Allah'ın dinine davet eden beşîr, peygamberlik görevini yerine getirirken nefret ettirmeden ve en güzel hikmetle, yumuşaklık ve nezaketle davetini yapar.[76] Dolayısıyla peygamberlerin getirdiği hükümlere ve akideye davet yapan tebliğcilerin de, davet görevini aynı tavırla bir "beşîr" olarak yerine getirmeleri gerekir.



Peygamberler zorlayıcı, baskı kullanan değil, sadece "(azabı) haber verici ve (Cennet nimetleriyle) müjdeleyici (beşîr)" dir.[76]



Beşir, Kur’an’da ‘nezir’ kelimesiyle birlikte peygamberlerin bir sıfatı olarak geçmektedir. Peygamberler ve Peygamberimiz (as) hem nezir’dir, hem beşir’dirler. Onlar görevleri gereği inkârcı ve isyancı insanlara Allah’ın azabını haber vererek onları uyarırlar, iman ve itaat eden insanlara da Allah’ın rahmetini ve vereceği ödülleri müjdelerler.



Peygamberlerin insanlar arasındaki görevi, onları müjdelemek ve uyarmaktır.  Onlar Allah’ın dilemesi dışında hiç kimseye fayda de zarar veremezler.[76] Allah (cc) bütün peygamberleri ‘mübeşşirler-müjdeciler’ ve ‘münzirler- korkutucular’ olarak göndermiştir.[76] Kur’an, kitap  ehlinin ‘bize bir beşir ve nezir-müjdeci ve uyarıcı gelmedi’ diyemeyeceklerini,  çünkü onlara bu gürevleri yerine getiren son elçi (Hz. Muhammed (sav)) gönderilmiştir.[76]



Allah (cc) Hz. Muhammed’e (sav) şöyle diyor:



“Biz seni ancak bütün insanlara bir beşir (muştulayan) ve nezir (uyarıp- korkutan) olarak gönderdik. Ancak insanların çoğu bilmiyorlar.” (Sebe’: 34/28)



Aynı ifadeyi değişik biçimlerde başka âyetlerde de görmemiz mümkündür.[76]



Fatır: 35/24. âyette, Peygamberimizin bu iki sıfatı söylendikten sonra ‘hiç bir ümmet (topluluk) yoktur ki onun içinden bir beşir ve nezir gelip geçmemiş  olsun’ deniliyor. Beşir sıfatının bazı âyetlerde ise ‘mübeşşir’ olarak ta kullanıldığını görmekteyiz. Mübeşşir sıfatı dört âyette ‘nezir’ sıfatıyla, dört âyette de çoğul olarak peygamberler hakkında kullanılmaktadır.



“Şüphesiz Biz seni bir şahit, bir mübeşşir (müjde verici) ve bir nezir (uyarıp-korkutucu) olarak gönderdik.” (Fetih: 48/8) [76]